Study

Ahead With English

  •   0%
  •  0     0     0

  • satellite
    uydu
  • participant
    katılımcı
  • average temperature
    ortalama sıcaklık
  • explore
    keşfetmek,bulmak
  • quickly
    hızlı şekilde
  • fund
    finanse etmek
  • crew
    mürettebat
  • solid
    katı, sert
  • beam
    yaymak
  • spacecraft
    uzay gemisi
  • comet
    kuyruklu yıldız
  • discovery
    keşif, buluş
  • existence
    varlık, bulunma
  • weather forecast
    hava durumu
  • observe
    gözlemlemek
  • close
    yakın
  • moon
    uydu
  • giant
    çok büyük, kocaman
  • mission
    özel görev, misyon
  • provide
    sağlamak, temin etmek
  • powerful
    güçlü
  • gravity
    yer çekimi
  • formally
    resmi olarak
  • tiring
    yorucu
  • perfectly
    kusursuz bir şekilde
  • launch
    (roket, uzay gemisi) fırlatmak
  • land
    karaya ayak basmak, yere inmek
  • step
    adım atmak
  • meteor shower
    meteor / göktaşı yağmuru
  • training
    eğitim, alıştırma
  • evidence
    kanıt
  • observation satellite
    gözlem uydusu
  • discover
    keşfetmek
  • last
    sürmek (süre)
  • alien
    uzaylı
  • proof
    kanıt, delil
  • clear
    temizlemek
  • communication
    iletişim
  • flowing
    akan
  • burn up
    yanıp yok olmak
  • ring
    halka
  • journey
    seyahat, yolculuk
  • drawf planet
    cüce gezegen
  • recue
    kurtarmak
  • universe
    evren, kainat
  • cool
    soğuk
  • crash
    çarpışmak
  • bright
    parlak
  • space
    uzay
  • pale
    solgun, soluk
  • duration
    süre
  • futuristic
    geleceğe ait, çağın ötesinde
  • seasonally
    mevsime bağlı olarak
  • exist
    var olmak
  • condition
    şart, koşul
  • characteristic
    özellik
  • flight
    uçuş
  • encounter
    karşılaşmak
  • ordinary
    sıradan
  • remarkable
    dikkat çekici, olağanüstü
  • end
    sona ermek
  • announce
    ilan etmek, duyurmak
  • classify
    sınıflandırmak, ayırmak
  • space junk
    uzay çöplüğü
  • unusual
    alışılmadık,olağandışı
  • float
    süzülmek, uçmak
  • planet
    gezegen
  • consider
    üzerinde düşünmek
  • gas giant
    gaz bulutundan oluşan gezegen
  • habitable
    yaşanabilir, yaşamaya elverişli
  • galaxy
    galaksi
  • test
    sınamak, denemek
  • surface
    yüzey
  • cllect data
    veri toplamak
  • researcher
    araştırmacı
  • complete
    tamamlamak
  • take part in
    katılmak
  • extraordinary
    sıradışı
  • far
    uzak
  • advantage
    avantaj
  • voyage
    yolculuk, seyahat
  • orbit
    yörünge / yörüngede dönmek
  • mass
    kütle
  • remote
    uzak
  • space shuttle
    uzay mekiği, uzay aracı
  • latest
    en son, en yeni
  • turn back
    geri dönmek
  • diameter
    çap
  • exist
    var olmak
  • star
    yıldız
  • sure
    emin
  • man-made
    insan yapımı
  • solar system
    güneş sistemi
  • astronomer
    gökbilimci